Uçar: Şenyaşar ailesine, hasta tutsaklara, mezarlıklara zulüm uygulayan bu i̇ktidarı yeneceğiz

Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Çiğdem Kılıçgün Uçar, DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır ve milletvekili adaylarımızdan oluşan heyet Serhat turunu Bitlis çalışmalarıyla tamamlıyor. Heyet, Bitlis ve Hizan’dan sonra Tatvan’da da seçim bürosu açılışına katıldı. Burada konuşan Uçar şunları söyledi: 

Merhaba değerli arkadaşlar, sevgili kadınlar, sevgili gençler, hoş geldiniz, sesimize ses, gücümüze güç oldunuz. Hepinizi Yeşil Sol Parti adına sevgiyle selamlıyorum. Çok kritik bir sürece giriyoruz. 14 Mayıs seçimleri Türkiye’de hem Kürtler açısından hem de seçime girecek bütün partiler açısından kıymetli bir yerde duruyor. Bizim açımızdan mesele şu; uzun süredir siyaset iki kutup arasında yürütülüyor. Birincisi, Kürt ve kadın düşmanı politikalarla sahaya inen bir Cumhur İttifakı var, ikincisi Türkiye'nin köklü sorunları karşısında kalıcı çözümler sunamayan bir Millet İttifakı var. Ve bir de bizim sizlerle birlikte, sizin mücadelenizden aldığımız güçle tarif ettiğimiz bir yol, bir ittifak var. Yolumuzun adı, üçüncü yol, ittifakımızın adı üçüncü ittifak. Ama bu üçüncü ittifakın içinde çok güçler var. Emek ve Özgürlük İttifakı olarak sahadayız. Kürt özgürlük ve demokrasi ittifakı olarak sahadayız. Dolayısıyla seçime girerken herkesten çok daha güçlü girdik. 

Sadece yaşayanlarımıza değil, ölülerimize de zulmeden bu iktidarı yenmek boynumuzun borcu

Bugün sizlerden gördüğümüz coşku Serhat bölgesinin tamamında gördüğümüz sahiplenme de bunun göstergesi. Şimdiden kazandık arkadaşlar, 14 Mayıs’ta kazandık. Bu seçim en çok da bizler açısından, Kürtler açısından kritik bir seçim. AKP ve MHP ittifakı tek adam rejimi sahaya indi. Kurdukları bütün sözlerin içerisinde HDP var, tutuklu milletvekillerimiz var, kadınlar var. Çünkü engelleyecek en büyük güç bizleriz. Bakın tek adam rejiminin sözcüsü diyor ki "devlet eşkıyalık yapmaz, devlet hukuk devletidir." Hatırlatalım mevcut iktidarın Kürtlerle kurduğu hukuku. Bizim yaşayanlarımıza zulüm uygulayan bu iktidar mezarlarımızı bombaladı. Garzan Mezarlığı'nda bir çok arkadaşımızın cenazesini habersizce kilometrelerce uzağa götürdü. Sadece yaşayanlarımıza değil ölülerimize bile zulmeden bir iktidarla karşı karşıyayız. O yüzden bize zulmü reva gören iktidarı gönderme zamanıdır. 

Bitlis Kürdistan’ın kapısı, bu kapı AKP ve MHP iktidarına çıkış kapısı olacak

Aynı şekilde girişte söyledim. Bitlis Kürdistan’ın kapısı olarak tarif ediliyor. Eğer öyleyse biz bu kapıyı AKP-MHP iktidarına çıkış kapısı yapabilir miyiz? Bizim giriş kapımız onların çıkış kapısı olsun. Yine tek adam rejiminin sözcüleri sahada hukuktan bahsediyorlar ama şunu söyleyelim; Biz bu rejimin bize reva gördüğü hukuku biliyoruz. Şenyaşar ailesi adalet sarayının önünde bekliyor. Bizim arkadaşlarımız her türlü baskıya rağmen, iradelerinden ve savundukları siyasetten vazgeçmediler. Cezaevlerinde hasta tutsaklara uyguladıkları hukuku biliyoruz. Onların uyguladığı bir hukuk yok, tam tersine inkar, asimilasyon, yok etme politikasını en çok bizim üzerimizden yürütüyor. Biz 7 Haziran 2015’te çok güçlü bir başlangıç yaptık. Türkiye’ye Kürtleri, emekçileri, kadınları inkar eden bir iktidarın olamayacağının işaretini verdik. Şimdi bu seçim 7 Haziran’da yarım kalan işimizi tamamlama zamanıdır. Var mısınız? 

Kürt Enstitüsü'nü, Kurdî-Der’i, Kürtçe Gazeteleri kapattınız, Kürtçe konuştuğu için insanlar saldırıya uğradı

Yine tek adam rejiminin sözcüleri diyor ki biz geldiğimizden beri Kürtçe’nin önündeki engeller kaldırıldı. Öyle mi? İstanbul Kürt Enstitüsü kapatıldı, Kurdi-Der’in 39 kurumu kapatıldı, Kürtçe gazeteler kapatıldı. Kürtçe konuştuğu için batı illerinde yüzlerce insanımız saldırıya uğradı hatta hayatını kaybedenler oldu. Şimdi de bu hukuku bu yalanı bu kadar açık bir şekilde ifade eden iktidara bizim Bitlis’ten çok güçlü bir cevap vermemiz lazım. Bitlis’te bize bunu reva gören i̇ktidarın bütün il-ilçe örgütlerinin kapılarının kilitlenmesi lazım. Çünkü şunu biliyoruz, halkımızın coşkusu ve mücadelesi bize yeni bir demokratik ülkenin anahtarını verdi. Bu ülkenin demokratik cumhuriyetle buluşmasının anahtarı var. Bu anahtarı bunun için kullanalım ama aynı zamanda AKP-MHP iktidarına son verecek bir anahtar yapmaya çalışalım. Şimdiden hepimizin emeğine sağlık. 

Bu seçimin belirleyeni Kürtler ve Kürdistani güçler olacak

Bizim mücadelemizin en kadim gücü kadınlar. Her zaman her yerde. Bu iktidarın uyguladığı politikalar karşısında Kürdistan’da kadınlara ve gençlere uyguladığı özel savaş politikaları karşısında geri adım atmayan bir kadın iradesi var. Bu irade bugün alanlarda, sokaklarda, siyasette hem eşbaşkanlık ile birlikte hem de eşit temsiliyetle birlikte hayatın her alanındayız. Sözlerimi tamamlarken bu seçimin belirleyeni Kürtler ve Kürdistan özgürlük güçleri olacak. Gördüğümüz tablo bunun göstergesi. Ama bu iktidarın Kürtlere reva gördüğü inkarı, asimilasyonu, yoksulluğu, göçü çoktan aşan bir mücadele dinamiğimiz var. Bunu büyütmek boynumuzun borcu. Cezaevlerinde ve sürgünde olan bütün arkadaşlara sözümüz var; AKP gidecek biz geleceğiz. Hepimizin emeğine sağlık.

17 Nisan 2023