Vartinis Katliamı faillerinin korunmasına, yargılamanın zaman aşımına terk edilmesine izin vermeyeceğiz

Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu Eş Sözcülerimizin açıklaması:

Muş’un Korkut İlçesi Vartinis Beldesinde 3 Ekim 1993’te Nasır Öğüt adlı yurttaşın devlet güçleri tarafından evinin yakılmasının ve en büyüğü 12, en küçüğü henüz 3 yaşında olan 7’si çocuk olmak üzere aynı aileden 9 kişi katledilmesinin üzerinden 29 yıl geçti. 29 yıldır katliamın üzerini örtmeye, sorumluları aklamaya ve cezasız bırakmaya yönelik çabalar sürüyor.

Muş Ağır Ceza Mahkemesinde açılan dava bir süre sonra, mağdur yakınlarının ekonomik yetersizlik ve fiziksel uzaklık nedeniyle davayı takip edemeyeceği Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesine ‘güvenlik gerekçesi’ ile nakledildi, daha doğrusu kaçırıldı. Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesindeki yargılamada mütalaasını sunan savcı ihmal sebebiyle ölüme sebebiyet vermek suçundan her sanık için 180 yıldan 225 yıla kadar hapis cezası verilmesini talep etmişti. Ancak 1 Mart 2016 tarihli karar duruşmasında aynı savcı mütalaasında değişiklik yaparak Bülent Karaoğlu dışındaki sanıkların beraatini talep etti. Savcının talebi doğrultusunda karar veren Kırıkkale 1. Ağır Ceza Mahkemesinin kararı  Yargıtay’ca bozulmuştur. Kırıkkale 1. Ağır Ceza Mahkemesi gerçeklerin açığa çıkarılması, delillerin toplanması ve sanığın cezalandırılması yerine dosyanın adeta zaman aşımına terk edilmesi için çaba sarf etmektedir.

1990’larda başta Kürdistan olmak üzere Türkiye’nin birçok yerinde işlenen insanlığa karşı suçların faillerine siyasal iktidar, güvenlik bürokrasisi ve özellikle yargı mekanizması koruma şemsiyesi oluşturmuş; failler hakkında etkin, nitelikli ve hızlı bir soruşturma yürütmemiştir. Aksine failler korunup kollanmış, katliamlar aklanma yoluna gidilmiştir. Bu davalardan Lice Davası, Kulp Davası, Jitem Davası, Musa Anter Davası, Vartinis Davası önce yer bakımından yetkili mahkemelerden güvenlik gerekçesiyle kaçırılarak mağdur ve mağdur yakınlarının ekonomik ve coğrafik olarak takip edemeyecekleri başka illere nakledilmiştir. Mahkemeler dosyalardaki somut, bilimsel, maddi delillere rağmen sanıkları ya cezasızlıkla ödüllendirmiş ya da yargılamaları sürüncemede bırakarak davaların zaman aşımı nedeniyle düşmesine sebep olmuştur.

Vartinis Davası da 3 Ekim 2023 tarihinde zaman aşımına uğrama tehlikesi ile karşı karşıyadır. Yargının davayı sürüncemede bırakması kamuoyu vicdanını yaralamakta, adalete olan inancı zayıflatmakta, cezasızlık zırhına büründüğünü düşünen failleri ise yeni suçları işlemek için cesaretlendirmektedir. Mağdurların yargı eliyle daha fazla mağdur edildiği, faillerin cezasızlıkla ödüllendirildiği yargı pratiğine son verilmeli, geçmişle yüzleşilerek hakikatler açığa çıkarılmalı, onarıcı adalet ilkesi çerçevesinde hareket edilmeli ve yargı cesaretlendirilmelidir. Mevcut siyasal iktidar ne yazık ki failleri koruyup ödüllendirmektedir.

Başta Vartinis Katliamı olmak üzere diğer katliam davalarının faillerinin beraat kararları veya zaman aşımı eliyle cezasızlıkla ödüllendirilmesini asla kabul etmiyoruz. Bu katliamın sorumlularının er ya da geç cezalandırılması için siyasal ve hukuksal mücadelemiz sürecektir.

Nuray Özdoğan-Serhat Eren 
Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu Eş Sözcüleri
3 Ekim 2022