Maraş'ta seçmenlere hitap eden Eş Genel Başkanımız Figen Yüksekdağ, yükselişi süren HDP'nin Türkiye'nin dört bir yanına ulaştığını söyledi. AKP'nin çözümsüzlük politikalarına dikkat çeken Yüksekdağ, AKP'nin halka vaad ettiği hiç bir şeyi vermediğini, barış deyip savaş verdiğini belirterek, "Halkların ekonomik geleceği AKP değildir. Ekonomik krizin eşiğindeyiz. Siyasal istikrasızlığın adı AKP'dir" şeklinde konuştu.
Eş Genel Başkanımız Figen Yüksekdağ, seçim çalışmaları kapsamında Maraş'ta halka seslendi. Miting için belirlenen Müftülük Meydanı'nın, mitinge 2 gün kala "Güvenlik ve çalışma olduğu" gerekçesi ile valilik tarafından yasaklanması ardından Gar Meydanı'nda düzenlenen mitingimize çok sayıda yurttaş katıldı. Maraş milletvekili adaylarımızın tanıtımından sonra konuşan Yüksekdağ, konuşmasına Kürtçe "Hun bi xêr hatin" diyerek başladı. Yeni Yaşamın, Büyük İnsanlığın ayaklarının, yüreklerinin değdiği her yerde olduğunu söyleyen Yüksekdağ, "Artık Türkiye'nin dört bir yanındayız. HDP bu zamana kadar beklenilen demokrasiyi, ezilen, haksızlığa maruz kalmış tüm kesimleri bir araya getirdi" diye konuştu.
Herkesin kullandığı alan HDP'ye yasak
Konuşmasında AKP'nin kutuplaştırıcı politikalarına dikkat çeken Yüksekdağ, AKP'nin yaptığı en iyi şeyin Türkiye halklarını bölmek olduğunu sözlerine ekleyerek şöyle devam etti: "13 yıl önce kurduğu partiyi savaş zihniyeti ve kutuplaştırmayla yönetmeye çalışıyor. 7 Haziran seçimlerine kan bulaştırmak için elinden gelen herşeyi yapıyor. Şu ana kadar onlarca arkadaşımız yaralandı. Bugün yine Maraş'ı bize dar etmeye çalışıyorlar. Bütün siyasi partiler mitinglerini olağan yerde yapıyorlar ama bize bunu da hak görmüyorular. Hiç kimse bu haklı yürüyüşümüzü engelleyemedi, engelleyemeyecek. Fiili meşru haklarımızı da, eşit koşulları da demokratik çalışma haklarımızı da sonuna kadar savunduk. Bize bugün bu alanları dar eden zihniyet bizi yıldıramayacaktır."
"AKP masayı devirdi"
AKP Hükümetinin Kürt sorunundaki çözümsüzlük politikalarını da eleştiren Yüksekdağ, AKP'nin halka vaad ettiği hiçbir şeyi vermediğini, barış deyip savaş verdiğini söyledi. Yakın dönemde gerçekleşen provokasyonları hatırlatan Yüksekdağ, "Ağrı provakosyonunda bizler olmasaydık yine kan gövdeyi götürecekti. Biz barış sorumluluğunu Büyük İnsanlık için ve Türkiye halkları için taşıyoruz. Bizim bu kutsal sorumluluğumuzu hiç kimse engelleyemez" ifadelerini kullandı. AKP'nin, Türkiye'nin geleceğini ifade etmediği değerlendirmesinde bulanan Yüksekdağ, "Ekonomik krizin eşiğindeyiz. Siyasal istikrasızlığın adı AKP'dir. Bildiği tek şey savaştır" şeklinde konuştu.
"Kobanê düşecek diyenler yerlerde sürünüyor"
Konuşmasında Kobanê direnişini de hatırlatan Yüksekdağ, "Kobanê düştü düşecek" diyenlerin şu an yerde süründüğünü ifade ederek "Onurlu özgür halklar geleceklerini belirleyecek. Rojava Devrimi Ortadoğu'yu ışıl ışıl parlattı. AKP kendi halkına içerde, şiddet uyguladı. Çözüm masasını deviren yine AKP'dir" dedi.
"Bir tane Başbakan yetmiyor!"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın düzenlediği mitinglere dikkat çeken ve Erdoğan'ın AKP Genel Başkanı gibi seçim çalışması yürüttüğünü ifade eden Yüksekdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bir tane Başbakan yetmiyor. HDP karşında duramadıkları için seferberlik ilan edilmiş ve halkın Cumhurbaşkanı da buna dahil olmuştur. Bütün Türkiye halkları yoksullukla ve işsizlikle karşı karşıya gelmiş. Bu zenginler ellerine Kur-an'ı alıp, kul hakkı yiyerek, yoksulların haklarını yiyerek halklara zulüm ediyorlar. Türkiye halkları sizin gerçek yüzlerinizi gördü." Meclisteki yolsuzluk dosyalarına da işaret eden Yüksekdağ, "Yargılanamamış bir Cumhurbaşkanı var. Biz onun bu iktidarda kalmasına müsade etmeyeceğiz" diyerek karlılığını ifade etti.
"AKP barajın altında kalacak"
"8 Haziran'da bu topraklar özgürlük, ayıdınlık ve barış ile tanışacak" diyen Yüksekdağ konuşmasını şöyle tamamladı: "Maraş artık katliamlar yaşamayacaktır. Maraş'ın adı artık bir katliam adı ile anılmasın diye barajı aşacağız. Bu baskıcı ve kirli siyasetten faydalananlar yarın sizden medet umacaklar. Aşacağımız şey sadece baraj değildir. Türkiye'nin uyuyan gücünü uyandıracaktır. Yıktığımız barajın altında Türkiye'nin eskileri, AKP Hükümeti kalacaktır. Yoksul ile zenginin arasında ayrımın ortadan kalktığı, barışın, kardeşliğin, huzurun tesis edildiği bir gelecek için 8 Haziran'da herkes HDP diyecek."