Yaşamıyla hukuksuzluğa direnenlerin talepleri kabul edilsin

Ankara'da iki eğitim emekçisi Nuriye Gülmen ve Semih Özakça, OHAL kapsamında kendilerine dayatılan hukuksuzluğa karşı haklı taleplerinin kabul edilmesi için bedenlerini ölüme yatırıyorlar.

Nuriye Gülmen ve Semih Özakça, OHAL kapsamında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile bir gecede işlerinden atılan 150 bine yakın kamu emekçisinden sadece ikisidir.

Haklarında herhangi bir yargı kararı olmaksızın, Anayasa'ya, demokratik hukuk ilkelerine ve Türkiye'nin imzalamış olduğu uluslararası demokratik anlaşmalara aykırı olarak aileleri ile birlikte açlığa mahkum edilen kamu emekçilerinden Nuriye Gülmen ve Semih Özakça, başladıkları açlık grevinin 65. günündeler.

Bu gidişe hiç kimse sessiz kalamaz, kalmamalıdır. Hükümet, başta KHK olmak üzere Anayasa'ya, hukuka ve insan haklarına aykırı tüm uygulamalara ve kararlara derhal son vermelidir.

Bu sabah Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın açlık grevini yürüttüğü meydana kolluk tarafından saldırılması demokrasiye ve insan haklarına, hakkını arayanlara ve onlarla dayanışma içinde olanlara yapılmış bir saldırıdır.

Hükümet baskıya, işkenceye, zora dayalı yöntemleri derhal terk etmeli, toplumun demokratik taleplerine; ekmek, onur, hak mücadelesi veren 2 kamu emekçisinin taleplerine cevap vermelidir. 

Hükümeti açlık grevi yapanların yaşam haklarına saygı duymaya çağırıyoruz. Uluslararası demokratik sözleşmelere, temel insan haklarına, hukuk ilkelerine uymaya davet ediyoruz.

Bir an evvel Nuriye Gülmen, Semih Özakça ve KHK'ler ile hukuksuz olarak, herhangi bir belgeye veya yargı kararına dayanmaksızın işten atılan onbinlerce kamu emekçisi işlerine iade edilmelidir. KHK zorbalığına ve hukuksuzluğuna son verilmelidir.

Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın mücadelesi ile dayanışmak, insanca çalışma ve yaşama mücadelesinin, demokratik direnişin bir parçasıdır.

Halkların Demokratik Partisi
Merkez Yürütme Kurulu
12 Mayıs 2017