İstanbul İl Örgütümüzün gerçekleştirdiği 1'inci Olağan Kongremiz divan başkanı Gültan Kışanak'ın konuşması ardından DÖKH, İmralı Heyeti ve Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi'nden gelen mektupların okunmasıyla devam etti. Faaliyet ve mali raporlarımızın okunmasının ardından IŞİD çetelerine karşı direnişin sergilendiği Kobane'ye telekonferans yöntemiyle YPG'li Cemil Mazlum ve Birleşik Özgürlükçü Güçler'den Bayram Kurtuluş bağlanıldı.

"Kobane, devrimin kalesidir, Kobane Kızıldere'dir"

Kongreye canlı bağlantı ile katılan YPG Kobanê Komutanı Cemil Mazlum konuşmasına ilk olarak Kobanê'de yaşamını yitiren şehitleri selamlayarak başladı. Cemil, DAİŞ çetelerinin saldırıları karşısında sadece Kürtlerin değil bütün hakların büyük bir direniş örneği gerçekleştirdiğini dile getirerek, "Kobanê'ye destek veren herkese teşekkür ederiz. Biz 2015 yılına büyük bir direniş örneği ile girdik. Bizler 2015 yılı için demokratik özerklik temelinde bütün halkların özgürlüğünü esas alan ve önder Apo'nun özgürlüğünü esas alan bir yıl yapacağımızın sözünü veriyoruz" dedi. Cemil, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın başlatmış olduğu demokratik çözüm sürecini YPG savaşçıları olarak desteklediklerini belirterek, "Buradan Önder Apo'ya ve halkımıza şu sözü veriyoruz Kobanê'yi özgürleştireceğiz. Kobanê'ye yapılan saldırıları kırmaya yemin ettik. Bütün halkımıza buradan başarılar diliyoruz ve zafer bizim olacaktır" şeklinde konuştu.

Ardından konuşan Bayram Kurtuluş da "Dün nasıl Filistindeysek bugün de Kobanedeyiz. Çünkü Kobane, devrimin kalesidir, Kobane Kızıldere'dir. Tüm Kürdistan'dır. Tüm güçleri Rojava devrimi ile dayanışmaya çağrıyoruz" dedi.

Mazlum ve Kurtuluş'un ardından Eş Genel Başkanlarımız Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş konuşmalarını yapmak üzere kürsüye çıktı.

Eş Genel Başkanımız Figen Yüksekdağ, "İstanbul'un en güzel resmi bugün burada. Bu güzel kentin güzelliklerinden birini daha siz yarattınız" diye konuştu.

Kürsüye alkışlar ve zılgıtlar arasında çıkan Yüksekdağ, “Bütün Türkiye halklarının geleceğe açılan kapısını oluşturuyorsunuz" diye konuştu. Kobane'de 112. gününde devam eden direnişe dikkat çeken Yüksekdağ, "Kobane'den İstanbul'a kadar bütün ezilenlerin eşitlik ve özgürlük mücadelesinde şekillendi. Artık yeni bir geleceğe doğru yol alıyoruz. Gezi'den Kobane'ye kadar halklarımızın güçlenen gelişen gelecek mücadelesi var" dedi.

Yeni demokratik toplumun ve yeni yaşamın iktidarın en çok korktuklarıyla ve en çok sevmedikleriyle beraber kurulacağını söyleyen Yüksekdağ, "Yeni toplumu, yeni yaşamı kadınlarla, gençlerle, LGBTİ'lerle, tüm halklarla birlikte kuracağız. Siyasi iktidar sadece sömürgeci ve siyasi bir dengeyi değil aynı zamanda kadın düşmanı bir zihniyeti temsil ediyor. Düzenli bir şekilde kadınlara saldırı düzenlemezlerse saldırılarını gerçekleştirmezlerse rahat edemezler. Kadınların tasavvur hakkına dil uzatmak ve karartmak dışında bir zihniyetleri yok" şeklinde konuştu. Kadınların yeni bir yaşama can vermek için kararlılıkla ilerleyeceklerini vurgulayan Yüksekdağ, "Bizler bütün kadınlar direnişle yeni yaşama can vereceğiz. Bizim en büyük kariyerimiz budur kadınların direnişçi duruşudur" dedi. Bütün ezilenlerin, hak ve adalet arayışı içinde olanların sesi ve iradesi olmak için yola çıkıldığını hatırlatan Yüksekdağ, "Bu zamana kadar bu sesi kısacaklarını, bu sesin kendisini gösteremeyeceğini sanıyorlardı. Ancak geride bıraktığımız bir yıl, HDP ve barış mücadelesinin büyüdüğü bir yıl oldu" diye konuştu.

"Türkiye halklarının ihtiyaç duyduğu yeni demokratik denge HDP'dedir"

Partimize yönelik saldırılara da dikkat çeken Yüksekdağ, "Kurdukları karanlıkla halklarımızın üzerinde iktidar kuracaklarını sanıyorlar. Baskıdan ve diktatörlükten medet uman siyasi iktidar, değil sarayları, en büyük karargahları yapsa halkın öfkesinden kurtulamaz. Halklarımızın barış ve özgürlük mücadelesi, onlarca iktidarı yıkıp gitti. Tiranlar o sevdikleri iktidarlarından oldu" dedi.

"Bugüne kadar bize güçsüzlük olarak dayatılan ezilmişliğimizin büyük bir güç olduğunu keşfettik" diyen Yüksekdağ şöyle devam etti: "Bugün artık ezilenlerin sesi konuşacak siyasette. HDP ezilenlerin siyasetini yaparak buralara geldi. Cumhurbaşkanı seçimlerinde, kurdukları denklemler istedikleri gibi yaşamda karşılığını bulacak, sandılar. Ama o seçimlerde, sizler, bu diktatörlük heveslilerine çok iyi bir yanıt verdiniz. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde onların denklemini bozduk. Bugün ise seçimlerde halkların denklerini kuracağız. Halktan, adaletten, barıştan yana denge olacak bu. Türkiye halklarının ihtiyaç duyduğu yeni demokratik denge de HDP'dedir."

AKP'nin kadın düşmanı politikalarını eleştiren Yüksekdağ, "Kadınlar annelikle bir çocuğa can verirler. Ama kadınlar, bugün Kobane'de, Şengal'de bütün direniş alanlarında bu köleleştirilmeye çalışılan topraklara ve halklara, yeni yaşama can veriyorlar. Bizler, bütün kadınlar, direnişle yeni yaşama can vereceğiz. Bizim en büyük gücümüz, en büyük kariyerimiz budur, direnişçi duruşumuzdur" dedi.

Seçim barajına ilişkin tartışmalara da dikkat çeken Yüksekdağ siyasi iktidara "Altında kalalım diye baraj yaptılar. Ancak bilmiyorlar ki, barajın altında onlar kalacak. Biz o barajı yıkacağız ve yıkıntıların altında siz kalacaksınız" diye seslendi. Partisine dönük baskı ve engellere dikkat çeken Eş Genel Başkanımız Yüksekdağ, "O darbe artığı barajı da aşmasını bileceğiz" dedi.

"Onların fıtratında demokratikleşme ve insani bir anlayışı geliştirmek yok" diyen Yüksekdağ, şu ifadeleri kullandı: "Biz çekirdekten demokrasi ve özgürlük mücadelesinde büyümüş bir gelenek olarak, Türkiye'yi demokrasiye götüreceğiz. Barajı da biz kaldıracağız, bu faşist anayasayı da biz kaldıracağız. Barışı da biz getireceğiz. Alevi sorununu da biz çözeceğiz. Biz iddialıyız. Çünkü bize sunulan icazet alanlarında değil, dişimizle tırnağımızla siyaset yaptık. Bütün Türkiye halklarına verilmeyeni almak için yeniden yola çıkıyoruz. Yeni yaşamı, barışı ve özgürlüğü alacağız."

04.01.2014