Yiğitalp: Basın açıklamalarımız fezleke konusu oluyor ama milyon Eurolar sizi rahatsız etmiyor

Diyarbakır Milletvekilimiz Sibel Yiğitalp, Meclis Genel Kurulunda yaptığı konuşmasında yeni fezlekelere dikkat çekti. "Önceki gün ne oldu da 75 fezleke birden geldi?" diye soran Yiğitalp şöyle konuştu:

AKP’nin ilk kaybediş hikâyesi 16 Nisan’da başladı ve kendi meşruiyetini tartışır hâle geldi. Yüksek Seçim Kurulunun eşitsiz koşullarda yaptığı seçime rağmen, bizim her türlü zorun gücüne karşı aldığımız başarıyı hazmedemeyen AKP, bize, arkadaşlarımıza bir ambargo uyguladı, bir müdahalede bulundu. Milletvekili arkadaşlarımız tutuklandı, 5 milletvekili arkadaşımızın da vekilliğini düşürdü.

Önceki gün ne oldu da 75 fezleke birden geldi

Önceki gün de ne oldu? 75 tane bize fezleke geldi. Nedir fezlekelerimizin konusu? İtiraz etmişiz, eleştirmişiz ve bu minvalde konuşmalar yapmışız, basın açıklamaları yapmışız. Yaptığımız basın açıklamaları fezleke konusu oluyor ama milyon dolarlar, milyon eurolar sizi rahatsız etmiyor. 

50 milyon Euro rüşvet alan bakana dair bir tane soruşturma açılmış değil

Bu ülkede asgari ücretli 355 dolar alır iken 45-50 milyon Euro rüşvet alan bakana dair bir tane soruşturma açılmış değil, bir tane. Açmıyorsunuz soruşturma, buradan da araştırma komisyonu istemiyorsunuz, zaten yargı elinizde. Bu şekilde, bir devleti ve bir ülkeyi yönettiğinizi düşünüyorsunuz. 

Bakın, bugün Siirt Şirvan'da insanlar kerpiç evde yaşadığı için dam çöktü ve bir aileden 3 kişi yaşamını yitirdi, 5'i ağır yaralı. Bu sizde hiç mi rahatsızlık yaratmıyor, hiç mi vicdanınızı sızlatmıyor? Ben burada 50 milyon dolardan bahsedeceğim, bunun olmadığını söyleyeceksiniz ama buna dair hiçbir girişiminiz, hiçbir çabanız olmayacak. 

Sanki AKP başka bir ülkeyi yönetiyor

Bu ülkenin yurttaşları yoksulluktan, açlıktan, kar, kış koşullarından ölüyor. En ufak bir ilgi, duyarlılık ve buna karşı bir sorumluluk hissetmiyorsunuz. Bu, gerçekten insanlık ayıbıdır. Her şeyi söyleyebilirsiniz ama orada yoksulluktan insanlar ölüyorsa, kış koşullarında soğuktan ölüyorsa, soba zehrinden ölüyorsa, evinin damı başına düştüğü için ölüyorsa bu, bu ülkenin ayıbıdır. 

Sanki siz bu ülkenin değil, başka bir ülkenin hükümetisiniz. Sanki bu AKP, bir başka ülke yönetiyor. Bakın, nüfusun yüzde 20'sinden yani 16 milyondan daha fazlası açlık sınırının altında. Nüfusun yüzde 60'ından fazlası yani 48 milyon kişi yoksulluk sınırının altında. Asgari ücretle çalışan işçi sayısı 7 milyona yakın. Bu kadar ağır bir tablonun karşısında yapılan işlemlere baktığınızda, söylenen sözlere baktığınızda, sanki bu 16 milyon insan bu ülkenin vatandaşı değil. 

Bence bu konuda bir karar verirseniz çok iyi olacak çünkü bu konuda sizde bir kafa karışıklığı olduğunu düşünüyorum. Öyle değilse bugün milyonlarca insanın yoksulluğuna karşı burada oturur bir çözüm mekanizması üzerinden tartışma yürütürdük.

AKP’li vekiller hakkında hiç mi fezleke olmaz? 

Siz bir gün içerisinde HDP milletvekillerine 75 fezleke göndereceksiniz ve size bir tane dahi fezleke gelmeyecek. Ya, insan hiç olmazsa bir trafik kazasından, bir ışıktan geçtiğinden bir fezleke hazırlar, der ki; "Ben onlara o kadar fezleke gönderiyorum, bir tane de kendi partime göndereyim bana 'Yargı bağımsız değil' demesinler. Usulen de olsa insan bir tane gönderir ya da ne bileyim, yere çöp atmaktan gönderir, kırmızı ışıktan geçerken gönderir, hızdan gönderir ama bir tane fezleke gönderir.

Buradaki tüm milletvekillerinin kusursuz, dört dörtlük birer yurttaş olduğunu söylemek biraz akla aykırı bir durum. Çünkü şu anda bu hükümetin üyeleri Amerika'da, İtalya'da, Man Adası'nda, daha ismini bilemediğim onlarca adada, yüz binlerce kilometre ötede offshore hesaplarından dolayı tartışılıyor. Dolayısıyla, biraz gerçekçi olun, insanların aklına saygı duyun, insanların hayatına saygı duyun, insanların yaşanmışlıklarına saygı duyun ve bu yanlışta ısrarcı olmaktan vazgeçin. 

30 Kasım 2017