Cumhurbaşkanlığı seçim çalışmaları kapsamında çalışmalarını sürdüren HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ Adıyaman'da HDP İl Örgütünün TPAO'da verdiği iftar yemeğinde STK temsilcileri ile bir araya geldi. Düzenlenen iftar yemeğine ATSO Başkanı Mustafa Uslu, Adıyaman Ticaret Borsası Başkanı Mahmut Fırat, Eğitim-Sen, SES, KURDİ-DER, YAKAY-DER, Kömür Belediye Başkanı Hüseyin Yuka, Bulam Belediyesi Eşbaşkanı Cemile Büyükşahin, Adıyaman ve Çevre İller Süryani Kadim Mor Ğroğoryos Metropoliti Melki Ürek'in yanı sıra çok sayıda yurttaş katıldı.
Erdoğan'ın HDP Cumhurbaşkanı Adayı Selahattin Demirtaş için "Satılmış" gibi kirli çirkef bir dil kullandığını belirten Yüksekdağ, " Buna cevabımız çok açıktır. Bunun cevabını aslında bütün Türkiye halkları biliyor. Siyaset tüccarı olan sizsiniz, alıp satma işini de en iyi siz bilirsiniz. Bu Cumhurbaşkanlığı seçimleri kampanyası döneminde bağış adı altında topladığınız o milyar milyar paralar sizin neyi alıp sattığınızın göstergesidir. Partilerine dönük gerçekleşen saldırıları da korkunun en açık en bariz ifadesi olarak nitelendiren Yüksekdağ, saldırıların nedeninin halkın öz gücüne dayalı siyasi çizgiden gelen HDP'den korkmalarının bir ifadesi olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile sadece Cumhurbaşkanı seçmeyeceklerini ve parti olarak o koltuğun sevdalıları olmadığının altını çizen Yüksekdağ, "Bizim davamız sadece siyasi olarak kazanma davası değildir, bir insanlık davasıdır..Bizim mücadelemiz Ortadoğu'nun Kürdistan'ın Türkiye'nin ezilen insanlığını buluşturacak ve kurtuluşunun kapısını açacak davadır" dedi. Üç adayın olduğunu ama iki çizginin olduğunu aktaran Yüksekdağ, " Bu iki çizgi biri diktatörlük biri ise demokrasidir. Sandığa giderken ya demokrasiyi, özgürlüğü yada esareti ve savaşın yarattığı karanlığımı seçeceğiz" dedi. Bu iki seçenek arasında Demirtaş'a oy vermenin demokrasiyi seçme anlamına geldiğini ifade eden Yüksekdağ, "Sandık başlarında Sayın Selahattin Demirtaş'a verilecek her oy barışa, çözüme, özgürlüğe, emeğe, adalete, eşitliğe yani bir bütün olarak insanlığınıza ve yaşamınıza verilecek oydur" şeklinde konuştu.
28.07.2014
Erdoğan'ın HDP Cumhurbaşkanı Adayı Selahattin Demirtaş için "Satılmış" gibi kirli çirkef bir dil kullandığını belirten Yüksekdağ, " Buna cevabımız çok açıktır. Bunun cevabını aslında bütün Türkiye halkları biliyor. Siyaset tüccarı olan sizsiniz, alıp satma işini de en iyi siz bilirsiniz. Bu Cumhurbaşkanlığı seçimleri kampanyası döneminde bağış adı altında topladığınız o milyar milyar paralar sizin neyi alıp sattığınızın göstergesidir. Partilerine dönük gerçekleşen saldırıları da korkunun en açık en bariz ifadesi olarak nitelendiren Yüksekdağ, saldırıların nedeninin halkın öz gücüne dayalı siyasi çizgiden gelen HDP'den korkmalarının bir ifadesi olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile sadece Cumhurbaşkanı seçmeyeceklerini ve parti olarak o koltuğun sevdalıları olmadığının altını çizen Yüksekdağ, "Bizim davamız sadece siyasi olarak kazanma davası değildir, bir insanlık davasıdır..Bizim mücadelemiz Ortadoğu'nun Kürdistan'ın Türkiye'nin ezilen insanlığını buluşturacak ve kurtuluşunun kapısını açacak davadır" dedi. Üç adayın olduğunu ama iki çizginin olduğunu aktaran Yüksekdağ, " Bu iki çizgi biri diktatörlük biri ise demokrasidir. Sandığa giderken ya demokrasiyi, özgürlüğü yada esareti ve savaşın yarattığı karanlığımı seçeceğiz" dedi. Bu iki seçenek arasında Demirtaş'a oy vermenin demokrasiyi seçme anlamına geldiğini ifade eden Yüksekdağ, "Sandık başlarında Sayın Selahattin Demirtaş'a verilecek her oy barışa, çözüme, özgürlüğe, emeğe, adalete, eşitliğe yani bir bütün olarak insanlığınıza ve yaşamınıza verilecek oydur" şeklinde konuştu.
28.07.2014